Ana içeriğe atla

ZEYTİNLİKLER TEHDİT ALTINDA


ZEYTİNLİK ALANLARA İMAR TEHDİDİ
Kemal KURTUL
Ziraat Mühendisi
02.07.2014

Hükumet tarafından 16 Haziran 2014 tarihinde TBMM'ne “Enerji Piyasası Kanunu ile Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı” sunuldu.
Kıyaklar enerji şirketlerine!
Tasarı Enerji yatırımı yapan şirketlerin bu yatırımlarda yaptıkları fazla harcamalarının karşılanması ve mali sürdürülebilirlik açısından sorun yaşamalarını önlemek amacıyla yeni kıyaklarla destekleneceklerinin amaçlandığı gerekçede belirtilmektedir.

“Enerjiden zeytine ne” denilmesin!
Şimdiye kadar yeterince dokunulmamış zeytin ve zeytinliklere bu kanun tasarısıyla tamamen dokunulacaktır.
Gerekçede “... madencilik ile jeotermal, doğalgaz ve petrole dönük yatırımlarda, kaynakların oluştukları yerde yapılması zorunlu olduğundan, ...yatırımlar ile alanların çakışması durumunda, zeytin sahasının vasfını kaybedip kaybetmediği ya da diğer faaliyetlere göre nispeten daha az faydalı olup olmadığı durumlarının G.T. Ve H. Bakanlığı tarafından saptanması izne tabi olması suretiyle, diğer yatırım ve tabi kaynakların değerlendirilmesinin sağlanması amaçlanmıştır,” denilmektedir.
Bu gerekçeye göre zeytinlik alanları imara ve yeni yatırımlara açarken “verimli zeytin sahalarının zarar görmesinin önlenmesi” gibi süslü ibareler zeytin ve zeytinlikleri bekleyen tehlikeyi gizleyememektedir.
3573 Sayılı Kanun 20 nci maddesinde yapılan değişiklikle “zeytinlik sahalarda ve bu sahalara üç (3) km. Mesafede zeytinliklerin gelişimini engelleyecek, kimyasal atık oluşturacak tesis yapılamaz ve işletilemez” demesi de aldatmamalı bizi.. ANCAK diyor; kurulun uygun görmesi şartıyla:
a) jeotermal kaynaklı teknolojik sera yatırımları,
b) ... kamu yararı almış madencilik,
c) Elektrik yatırımları,
d) Petrol ve doğalgaz,
e) Savunmaya dönük stratejik ihtiyaçlar,
f) Doğal afet sonrası geçici yerleşim yeri ihtiyacı,
g) (YİNE) “Kamu yararı” için yol altyapı ve üstyapısı yatırımları... için zeytinlik sahalarındaki yatırımlara Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından İZİN VERİLEBİLİR.” denmektedir.
Bakanlık bu maddedeki yetkilerini gerektiğinde valilere devredebilir.

İLLERDE İZNİ KURUL VERECEK
Kurul valinin başkanlığında olacak ve yardımcılığı ve sekretarya görevini İl gıda tarım ve hayvancılık müdürü yürütecektir. Diğer üyeler:
Orman ve Suişleri Bakanlığı,
Çevre ve şehircilik bakanlığı,
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı;
Maliye Bakanlığının ildeki üst düzey temsilcilerinde birer;
Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığının merkez teşkilatında bir,
Üniversite , Ziraat Odası, Zeytin meslek kuruluşu veya STK'larınyerekdeki temsilcilerinden iki olmak üzere DOKUZ kişiden oluşacatır. Karar için beş oy yeterli olacak.
Görüldüğü üzere kurul hükumetin yedi (7) temsilciyle temsil edildiği bir yapı durumundadır. Bu Kurulda Üniversite ve Üretici örgütlerinin iki temsilcisiyle temsil ediliyor olması üretici yararı (veya kamu yararı) ve bilimsel gerçekliklerin dikkate alınmayacağının göstergesi durumundadır.
Zeytinliklerin imara açılması ve tahribine yol açacak bu tasarı sanki zeytin ve zeytinliklerin korunmasını sağlayacakmış gibi bir algı yaratarak “Milletlerarası anlaşma hükümleri uyarınca gerçekleşecek elektrik üretimine yönelik yatırımlar bu maddede yer alan sınırlayıcı hükümler uygulanmaz” hükmüyle de zeyticiliğimizin tahribatını ve yağmaya açılmasını çokuluslu enerji tekellerinin emrine vermiş oluyor.
Tarımsal zenginliklerimizden biri daha yok olmak üzere.
Bu tasarı yasalaşırsa 3573 nolu kanun zeytinliklerin imhası kanununa dönüşecektir.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

MADEN ATIK BARAJLARI VE ÇEVRE

Yağmur Yağmasın Siyanür Akmasın! Kemal KURTUL Ziraat Mühendisi 11.05.2011 Ülkemizde 50-100 milyon metreküp zehirli maden atığı olduğu tahmin edilmektedir. Bu miktardaki bir atığın herhangi bir şekilde çevreye akmasıyla oluşacak yıkım da devasa olacaktır. Çevreye zararı olmadığı belirtilen Kütahya’daki atık su barajındaki bendin yıkılmaması için neredeyse “yağmur yağmasın” duasına çıkacağız. Kütahya Gümüşhacıköy yakınlarındaki Eti Gümüş AŞ’ye ait maden işletmesine ait olan siyanürlü atık depolama barajının bentlerinden biri kısmen yıkıldı. Üç kademeli olan barajda zehirli atıklar son sete binerek bu sette sızıntı meydana getirmeye başladı. Yöre halkının anlatımları ve Çevre Mühendisleri Odasının incelemelerine göre barajdaki sızıntılar tarlalara kadar ulaşmıştır. Ve bendin her an yıkılması tehlikesi mevcuttur. Yetkililere göre herhangi bir tehlike yoksa da; bu bölgede su içmek dahi yasaklanmalıdır. Çünkü her an siyanür zehirlenmesi yaşanabilir. Litrede 8 mg siyanür 60 kg’lık bir insan

GDO YÖNETMELİĞİ

GDO YÖNETMELİĞİ ÇIKTI Gen kaynaklarımız tehlilkede; gıdalarımız daha güvensiz! Dünyada gen transferleriyle üretilen GDO'lü tarımsal ürünlerin yaygınlaşması ile birlikte tüm ülkeler bu ürünlere karşı çeşitli önlemler ve uygulamalar hayata geçirdiler. Bazı ülkeler bu ürünlerin insana ve doğal flora ve faunaya verdiği zararı önemseyerek yasaklarken bazıları da sınırlı serbestlik yolunu seçti. Ancak başta ABD olmak üzere Çin, Brezilya, Hindistan, Arjantin, İspanya, Meksika'nın da içinde olduğu Otuzu aşkın ülke GDO'lu ürünleri serbest bırakmış durumda. Ülkemizde hükümetler ise bu GDO konusunda 1998'den beri beri bir “Biyogüvenlik Yasası” için tasarı hazırlamalarına karşın; bu ürünlerin ülkemize girişlerine sessizce onay verdiler. Öte yandan da GDO'lu ürünlerin ülkemizde yasak olduğunu açıklamaktan geri kalmadılar. GDO'lu ürünlerin Doğal ortama, insan sağlığına ve gen kaynaklarıne olumsuz etkileri bilim insanları ve araştırmacılarca ortaya konulup gerekli uyarıların y

BİLİMİ HALKLA BULUŞTURAN BİLİM İNSANI: ARŞİMET

Bilime sayısız katkılar sunan Arşimet o dönemde Yunan adası olan Sicilya’nın Sirakuza şehrinde doğmuştur.(MÖ:287) Dönemin bilim insanları Dünya'yı ve Evren'i anlamaya ve onu hesaplamaya çalışıyorlardı Dünya'yı, Ay’ı, Güneş’i ve yıldızları nasıl ölçeceklerdi? Yıldızlar ne kadar uzaktaydılar? Evren’i kim ölçecekti? İskenderiye bilim ocağında yetişmiş Arşimet bu işi üzerine aldı. Çalışmalarına o güne kadar astronomların kafasını yoran sorun olan dünyayı ölçmekle işe başladı. Arşimet,İskenderiye Kütüphanesine sunmasına rağmen kabul görmeyen "Kum Tanelerinin Sayısına Dair’ kitabını Kral Gienon’a sunarak: “Syrakuzai’de ya da Sicilya’daki kumları değil, üzerinde insanın yaşadığı ve yaşamadığı, bütün kıtaları kastediyorum.” diyecektir. Kum taneciğini baz alarak ölçümler yapan Arşimet yıldızların çok uzak olduğunu öğrenmiştir. İskenderiye’de Nil nehrini dizginleyerek tarlaların sulanmasında kullanılan Arşimet Burgusu’nu icad etmiştir. Ve bu icadı uzun sure İspanya&