Ana içeriğe atla
SALTANATLAR DA ÇÖKER
ŞÜPHE İSE BUNU HIZLANDIRIR
HER saltanatın da bir süresi var. Bu kaçınılmaz bir durumdur.
Ülkemiz de bu sondan azade değil!
Halkı oyalayabilecek yeni ve farklı bir argümanları kalmadı. Her hassas konuyu en pespaye çıkarlarına alet edecek şekilde kullanarak tükettiler. Miilyetçilik, halkımızın dini duyguları ve başörtüsü istismarları ve kürt düşmanlığı ve ülkemizdeki inanç faklılıkları çokça tüketildi.
Halkı dilenci yerine koyan ekonomik argümanlar olan Suudi, İran ve körfez dolarları artık tükenme noktasına geldi. Özelleştirmelerle açıklarını 15 yıldır kapatmaya çalıştığı ekonominin ne kadar "kırılgan" ve çürük olduğu görüldü.
Uzun süredir desteklerini ve işbirliğini gördüğü AB daha fazla suçortaklığını sürdüremeyeceğini belirtti.
Açılım süreciyle görece barışçıl bir dönemde güvenlik harcamalarının azalmasıyla idare ettirilen dönem sona erdi. Suriye bataklığıyla birlikte artan savaş maliyetinin yanısıra; yükselen cihatcı saldırılarla turizm gelirlerinin dibe vurması politik alanı daraltan temel etkenlerdendir.
Başka nedenler de var ama şimdilik bunlar yeterli!
Bu sıkışık durumdan sıyrılmak için birileri kendisini ve ailesini sağlama alarak durumu zirvede noktalama arzusunda olabilir. Bu kotarılsa bile suç ortakları güvende değil. Yarın "Ben seni tanımıyorum!" türünden bir söylemle ateşe atılma korkusu yakın çevresinde her zaman mevcut.
Kısaca şüphe bütün dostlukları ve yakınlıkları kemiren ve aşındıran bir hançer gibi saray içinde dolaşıyor. Suçlar ve şüpheler üzerine bu durum ne kadar sürer göreceğiz.
İşçi ve emekçiler ile halk bu durumu nasıl karşılıyor. Siz ondan sözedin!

Not: Değerlendirme referandun sonucundan bağımsızdır.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

MADEN ATIK BARAJLARI VE ÇEVRE

Yağmur Yağmasın Siyanür Akmasın! Kemal KURTUL Ziraat Mühendisi 11.05.2011 Ülkemizde 50-100 milyon metreküp zehirli maden atığı olduğu tahmin edilmektedir. Bu miktardaki bir atığın herhangi bir şekilde çevreye akmasıyla oluşacak yıkım da devasa olacaktır. Çevreye zararı olmadığı belirtilen Kütahya’daki atık su barajındaki bendin yıkılmaması için neredeyse “yağmur yağmasın” duasına çıkacağız. Kütahya Gümüşhacıköy yakınlarındaki Eti Gümüş AŞ’ye ait maden işletmesine ait olan siyanürlü atık depolama barajının bentlerinden biri kısmen yıkıldı. Üç kademeli olan barajda zehirli atıklar son sete binerek bu sette sızıntı meydana getirmeye başladı. Yöre halkının anlatımları ve Çevre Mühendisleri Odasının incelemelerine göre barajdaki sızıntılar tarlalara kadar ulaşmıştır. Ve bendin her an yıkılması tehlikesi mevcuttur. Yetkililere göre herhangi bir tehlike yoksa da; bu bölgede su içmek dahi yasaklanmalıdır. Çünkü her an siyanür zehirlenmesi yaşanabilir. Litrede 8 mg siyanür 60 kg’lık bir insan

GDO YÖNETMELİĞİ

GDO YÖNETMELİĞİ ÇIKTI Gen kaynaklarımız tehlilkede; gıdalarımız daha güvensiz! Dünyada gen transferleriyle üretilen GDO'lü tarımsal ürünlerin yaygınlaşması ile birlikte tüm ülkeler bu ürünlere karşı çeşitli önlemler ve uygulamalar hayata geçirdiler. Bazı ülkeler bu ürünlerin insana ve doğal flora ve faunaya verdiği zararı önemseyerek yasaklarken bazıları da sınırlı serbestlik yolunu seçti. Ancak başta ABD olmak üzere Çin, Brezilya, Hindistan, Arjantin, İspanya, Meksika'nın da içinde olduğu Otuzu aşkın ülke GDO'lu ürünleri serbest bırakmış durumda. Ülkemizde hükümetler ise bu GDO konusunda 1998'den beri beri bir “Biyogüvenlik Yasası” için tasarı hazırlamalarına karşın; bu ürünlerin ülkemize girişlerine sessizce onay verdiler. Öte yandan da GDO'lu ürünlerin ülkemizde yasak olduğunu açıklamaktan geri kalmadılar. GDO'lu ürünlerin Doğal ortama, insan sağlığına ve gen kaynaklarıne olumsuz etkileri bilim insanları ve araştırmacılarca ortaya konulup gerekli uyarıların y

BİLİMİ HALKLA BULUŞTURAN BİLİM İNSANI: ARŞİMET

Bilime sayısız katkılar sunan Arşimet o dönemde Yunan adası olan Sicilya’nın Sirakuza şehrinde doğmuştur.(MÖ:287) Dönemin bilim insanları Dünya'yı ve Evren'i anlamaya ve onu hesaplamaya çalışıyorlardı Dünya'yı, Ay’ı, Güneş’i ve yıldızları nasıl ölçeceklerdi? Yıldızlar ne kadar uzaktaydılar? Evren’i kim ölçecekti? İskenderiye bilim ocağında yetişmiş Arşimet bu işi üzerine aldı. Çalışmalarına o güne kadar astronomların kafasını yoran sorun olan dünyayı ölçmekle işe başladı. Arşimet,İskenderiye Kütüphanesine sunmasına rağmen kabul görmeyen "Kum Tanelerinin Sayısına Dair’ kitabını Kral Gienon’a sunarak: “Syrakuzai’de ya da Sicilya’daki kumları değil, üzerinde insanın yaşadığı ve yaşamadığı, bütün kıtaları kastediyorum.” diyecektir. Kum taneciğini baz alarak ölçümler yapan Arşimet yıldızların çok uzak olduğunu öğrenmiştir. İskenderiye’de Nil nehrini dizginleyerek tarlaların sulanmasında kullanılan Arşimet Burgusu’nu icad etmiştir. Ve bu icadı uzun sure İspanya&