02/01/2007
Resimdeki muhalefet; bu resim her şeye kadir!
Kemal Kurtul
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, geçtiğimiz günlerde çeşitli illerden gelen kadınlarla Ankara’da buluştu. Bu buluşma ‘Ana muhalefet’in nasıl bir muhalefet olduğunun da göstergesi durumundaydı.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, geçtiğimiz günlerde çeşitli illerden gelen kadınlarla Ankara’da buluştu. Bu buluşma ‘Ana muhalefet’in nasıl bir muhalefet olduğunun da göstergesi durumundaydı. Muhalefet, adeta vitrin için muhalefet yapıyordu. Kameralara ve başörtülü bayanlarla kamuoyuna güleryüzlü pozlar veriyordu. Böylece hem inancı gereği örtünen kadınların oylarını alacak, hem de mevcut iktidarın elindeki araçla; yani dinin istismarı ile oy potansiyelini artırarak rejimi irtica tehlikesinden kurtaracak!
Gerçekten de toplumumuzda bunu inancı gereği yaşayan ve bunun gereği gibi giyinen büyük bir kesim bulunmaktadır.. Bunlar, hangi inanç ve düşüncede olursa olsun ülkemizde süregiden IMF ve Dünya Bankası programları altında artan açlık ve işsizlik sorunlarıyla bunalmış durumdadırlar.
Bugünün iktidarı, IMF memurları gözetiminde yasalar çıkarıyor. İnanan insanlarımızın dini duygularını kötüye kullanarak iktidar olmasına rağmen bütün icraatlarıyla halka karşıdır. Tarımda, eğitimde, sağlıkta, özelleştirmelerde, sosyal güvenlikte, ülke topraklarının satışında ve akla gelebilecek her konuda ülkemizi uluslararası akbabaların talanına açtı. Ulusal ekonominin dayanakları yok edildi. Halkın yararına ne varsa “popülistlik yapmıyoruz” bahanesiyle yok edildi/yok ediliyor. Daha fazla saymaya gerek yok! Liste uzun...
Bu şartlarda CHP Başkanı Baykal; başörtülü bir bayanla resim çektiriyor. Bütün sorunlar çözülüyor! Nasıl olacak? Bu resim TV ve gazetelerde yerini aldıktan sonra; AKP’ye oy vermiş fakat bu hükümetin hiçbir sorununu çözmediğini gören vatandaş, Baykal’a oy verecek. Niye? Çünkü resimde gördü! Baykal resimde ne kadar güven veriyor!? Saflığımı bağışlayın. Tam da oy verilmesi gereken bir parti başkanı pozu var. Halkımız Baykal’a oy verecek! CHP iktidara gelecek ve böylece irtica tehlikesi bertaraf edilecek!
Asgari Ücret Tespit Komisyonu toplanıyor, asgari ücrete 20 YTL zam veriyor ve asgari ücret 403 YTL tespit ediliyor. Resimdeki muhalefetten asgari ücret için hiç itiraz yok. Bugün ülkemizde uygulanan yıkım programlarının mimarı Kemal Derviş, CHP milletvekilidir. Ve muhalefet bu yıkımların ortağı durumundadır. Kayıkçı dövüşü ve vitrin kimseyi aldatamaz, aldatmasın.
Bir muhalefet partisi; ülkemizde baskı ve sömürü altında olan milyonlarca işçi ve emekçi varken bu sorunlara dikkat çekmek ve çözümü için çaba sarf etmek yerine gülümseyip vitrin oluşturarak sorunu geçiştiriyorsa, bu işte bir ciddiyetsizlikten öte bir durum var demektir.
Bu ülkede yönetenler, cumhuriyet dönemi boyunca iki olguyu hep kullandılar. Bunlar: Milli ve dini duygulardır. Bu iki olgu, işçileri ve halkı bölmek, zayıf düşürmek için kaşındı ve emekçiler birbirine karşı kışkırtıldı. Güçten düşen halk, IMF’ye kolay yem oldu. Bunu yapan kimdi? Milli ve dini duygularımızı kullananarak iktidara gelenler!..
Kürt-Türk, Alevi-Sünni her miliyet ve inançtan halk olarak, artık bu oyunu görmek zorundayız. Milli ve dini duygu bezirganlarına inat, emekçiler olarak IMF partilerine karşı emekçilerin kardeşliğini yaratalım!
Yaşasın işçilerin birliği, halkların kardeşliği! (İSTANBUL)
Resimdeki muhalefet; bu resim her şeye kadir!
Kemal Kurtul
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, geçtiğimiz günlerde çeşitli illerden gelen kadınlarla Ankara’da buluştu. Bu buluşma ‘Ana muhalefet’in nasıl bir muhalefet olduğunun da göstergesi durumundaydı.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, geçtiğimiz günlerde çeşitli illerden gelen kadınlarla Ankara’da buluştu. Bu buluşma ‘Ana muhalefet’in nasıl bir muhalefet olduğunun da göstergesi durumundaydı. Muhalefet, adeta vitrin için muhalefet yapıyordu. Kameralara ve başörtülü bayanlarla kamuoyuna güleryüzlü pozlar veriyordu. Böylece hem inancı gereği örtünen kadınların oylarını alacak, hem de mevcut iktidarın elindeki araçla; yani dinin istismarı ile oy potansiyelini artırarak rejimi irtica tehlikesinden kurtaracak!
Gerçekten de toplumumuzda bunu inancı gereği yaşayan ve bunun gereği gibi giyinen büyük bir kesim bulunmaktadır.. Bunlar, hangi inanç ve düşüncede olursa olsun ülkemizde süregiden IMF ve Dünya Bankası programları altında artan açlık ve işsizlik sorunlarıyla bunalmış durumdadırlar.
Bugünün iktidarı, IMF memurları gözetiminde yasalar çıkarıyor. İnanan insanlarımızın dini duygularını kötüye kullanarak iktidar olmasına rağmen bütün icraatlarıyla halka karşıdır. Tarımda, eğitimde, sağlıkta, özelleştirmelerde, sosyal güvenlikte, ülke topraklarının satışında ve akla gelebilecek her konuda ülkemizi uluslararası akbabaların talanına açtı. Ulusal ekonominin dayanakları yok edildi. Halkın yararına ne varsa “popülistlik yapmıyoruz” bahanesiyle yok edildi/yok ediliyor. Daha fazla saymaya gerek yok! Liste uzun...
Bu şartlarda CHP Başkanı Baykal; başörtülü bir bayanla resim çektiriyor. Bütün sorunlar çözülüyor! Nasıl olacak? Bu resim TV ve gazetelerde yerini aldıktan sonra; AKP’ye oy vermiş fakat bu hükümetin hiçbir sorununu çözmediğini gören vatandaş, Baykal’a oy verecek. Niye? Çünkü resimde gördü! Baykal resimde ne kadar güven veriyor!? Saflığımı bağışlayın. Tam da oy verilmesi gereken bir parti başkanı pozu var. Halkımız Baykal’a oy verecek! CHP iktidara gelecek ve böylece irtica tehlikesi bertaraf edilecek!
Asgari Ücret Tespit Komisyonu toplanıyor, asgari ücrete 20 YTL zam veriyor ve asgari ücret 403 YTL tespit ediliyor. Resimdeki muhalefetten asgari ücret için hiç itiraz yok. Bugün ülkemizde uygulanan yıkım programlarının mimarı Kemal Derviş, CHP milletvekilidir. Ve muhalefet bu yıkımların ortağı durumundadır. Kayıkçı dövüşü ve vitrin kimseyi aldatamaz, aldatmasın.
Bir muhalefet partisi; ülkemizde baskı ve sömürü altında olan milyonlarca işçi ve emekçi varken bu sorunlara dikkat çekmek ve çözümü için çaba sarf etmek yerine gülümseyip vitrin oluşturarak sorunu geçiştiriyorsa, bu işte bir ciddiyetsizlikten öte bir durum var demektir.
Bu ülkede yönetenler, cumhuriyet dönemi boyunca iki olguyu hep kullandılar. Bunlar: Milli ve dini duygulardır. Bu iki olgu, işçileri ve halkı bölmek, zayıf düşürmek için kaşındı ve emekçiler birbirine karşı kışkırtıldı. Güçten düşen halk, IMF’ye kolay yem oldu. Bunu yapan kimdi? Milli ve dini duygularımızı kullananarak iktidara gelenler!..
Kürt-Türk, Alevi-Sünni her miliyet ve inançtan halk olarak, artık bu oyunu görmek zorundayız. Milli ve dini duygu bezirganlarına inat, emekçiler olarak IMF partilerine karşı emekçilerin kardeşliğini yaratalım!
Yaşasın işçilerin birliği, halkların kardeşliği! (İSTANBUL)
Yorumlar
Yorum Gönder